Kuru dönemde meme sağlığındaki zorluklara rağmen, memedeki epitel hücrelerin regrese olması, çoğalması ve farklılaşması için bir fırsat oluşur. Bu süreçte, ineğin süt üretim potansiyelinin tam anlamıyla sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için memedeki hasar görmüş salgı hücrelerinin onarımı ve yenilerinin yapılması sağlanır.
Kuru dönemde meme bezi fizyolosinin üç aşaması vardır: aktif involusyon, kararlı durum ve kolostogenez. İlk aşama, memenin doğru sağım prosedürleri ile boşaltılmadığı durumlarda meme içindeki fazla baskı sonucu ile meme başının açık kalabileceği riskli bir aşamadır. Bu yeni enfeksiyonlar için bir kanaldır.
Kararlı durum aşamasında meme ucu ağzını tıkayan keratin oluşumu, yeni meme içi enfeksiyonlarına karşı bir miktar koruma sağlar. Kanadalı araştırmacılar ineklerin %5-23'ünün keratin tıkaç oluşumunda uzun bir gecikmeye sahip olduğunu öne sürmüşlerdir.
Kolostrogenez sırasında, meme salgıları laktoferrin ve aktif lökositler gibi koruyucu faktörleri seyreltir. Böylece, eğer bir keratin tıkaç oluşumu varsa bozulmaya başlar ve daha fazla bakteri istilası ve kolonizasyonu için başka bir risk dönemine yol açar.
Meme bezi bağışıklık savunma sistemi, aşağıdaki gibi fiziksel bariyerlerden oluşur:
- Meme başı sfinkter kası ve keratin oluşumu
- Laktoferrin ve diğer savunma mekanizamaları dahil olmak üzere meme bezi salgılarındaki çözünür faktörler
- Hücre içi savunma mekanizmaları
Savunma sistemi patojenler tarafından uyarıldıktan sonra lökositler, enfekte olmuş meme bezini temizlemek için meme bezine doğru hareket eder. Bunun yanında bağışıklık durumundaki herhangi bir değişiklik ineğin iyileşme oranını etkiler. Doğumdan sonra çoğu ineğin bağışıklığı azaldığı için bu tür enfeksiyonlara karşı daha duyarlı bir hale gelir ve bu enfeksiyonları daha şiddetli geçirir.
Bu yüzden ineklerin doğumdan sonraki günlerde geçireceği mastitis vakalarını iyileştirmek hem zor hem de maliyetli olduğu için enfeksiyonun ilk oluştuğu yer olan kuru dönemi kontrol etmek daha önemlidir. Bu dönemde ineklerin bağışıklığını artırmak ve doğumdan sonra da hayvanların ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlayarak negatif enerji dengesine girmesini önlemek gerekir. Doğru bir kuru dönem geçirmek için:
- İneğin kuru dönemde önce süt veriminin yaklaşık 15 litrelere kadar düşürülmesi önerilir.
- Sağım son kez yapılmalı ve bitirilmelidir. Tekrar yapılan sağımlarda keratin oluşumu gecikir ve yeni enfeksiyon ihtimali oluşur.
- Kuru dönem terapisi temiz ve güvenli bir ortamda yapılmalı, memeler öncesinde ve sonrası dezenfekte edilmelidir.
- Kuru dönemde hayvanların yeterli ve temiz yatacak alanları sağlanmalıdır.
- Kuru dönemdeki ineklerin vücut kondüsyon skorları 3-3,5 olarak hedeflenmelidir.
- Hayvanın bağışıklığını düşürecek her türlü stres faktörü elimine edilmelidir.
- Meme ödemi oluşumunu destekleyecek uygulamalardan kaçınılmalıdır.
- Buzağılamadan önce süt akıtan ineklerin ağız sütü sağılmalı ve dondurucuya koyulmalı, böylece memedeki patojenler boşaltılmış olur.
Yapılan çalışmalarda kuru dönemde Vitamin E ve Selenyum takviyelerinin bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve doğum sonrası mastitis vakalarını önemli oranda azalttığı bulunmuştur. Ayrıca doğumdan sonra ineklerin negatif enerji dengesinde olduğunun indikatörü olan ketosis oluşumu takip edilerek gerekli önlemlerin alınması gerekir.